Beyaz Saray, Güneş’i karartmanın yolunu arıyor
Dünya’nın vasati sıcaklıklarının aralıksız olarak çoğaldığı öğrenilen bir hakikat. Bilim insanları, özellikle kutup noktalarındaki süratli ısı çoğalışı sebebiyle oldukça evhamlı. Hem artan dünya popülasyonu hem de abuhava farklılıklarına bağlı artan sıcaklar, içilebilir suya ulaşımı gün geçtikçe güçleştiriyor. 2050 senesine kadar suya olan arzın yüzde 55 çoğalış göstermesi bekleniyor. Dünyada, başta Güney Afrika olmak üzere tüm ülkeler, su tüketimini eksiltmek ile alakalı önlemlerini süratle artırmak zorunda. Beyaz Saray, abuhava krizinin tesirlerini gevşetme emeliyle Güneş’i karartmanın yollarını inceleyecek. Beyaz Saray Bilim ve Teknoloji Siyaseti Büroyu, bu güzergahta planlanan 5 senelik bir araştırma projesini koordine edecek. Proje, atmosferdeki sera gazlarının neden olduğu ısınmayı eksiltmek için Dünya’ya erişen Güneş ışığı ölçüsünü değiştirme fikrini temel alıyor. 
Araştırma tasarıyı, Güneş ışığını uzaya geri yansıtmak için atmosfere partiküller püskürtmeyi ve bunun Dünya üzerindeki mümkün neticelerini değerlendirmeyi kapsıyor. Bu usulle, hava vasıtalarıyla atmosferin stratosfer tabakasına muhtelif gaz ve partiküllerden oluşan ince bir sis dağılabilir. Bazı bilim insanları bu sayede Güneş ışığının bir kısmının uzaya geri yansıyacağına ve seyyarenin soğuyacağına inanıyor. Öte yandan, Bill Gates ve Jeff Bezos gibi milyarderlerin, küresel ısınmanın tesirini eksiltmek veya geciktirmek için Güneş’i karartmakla ilgilendiği ve projeye para aktardığı belirtiliyor. Söz mevzusu fikir ilk defa 1989’da Harvard Üniversitesi’nde vazife alan Prof. David Keith tarafından araştırılmıştı. O zamandan beri zaman zaman dile getirilse de bir hayli uzman bu fikre kuşkuyla yanaşıyor. 
Hakikatine bakacak olursak, tahlilcilerin Güneş ışığını kısmak istemesindeki emeli küresel ısınmayı tamamen önlemek değil, en azından sabit durmasını sağlamak. Küresel abuhava farklılığı ile beraber, çok rakamda tropikal fırtına ve orman yangınları alana geldi. Üstelik Kaliforniya yangınları bir hayliyi de 2020 senesinde yaşandı. Bu da riskin ne kadar büyük olduğunu bir defa daha gösteriyor. Bilim insanlarının, Güneş ışığını kısma fikri şimdilik bize azıcık eksantrik gelse de bunun iyi bir fikir olup olmadığını zaman gösterecek.
Araştırma tasarıyı, Güneş ışığını uzaya geri yansıtmak için atmosfere partiküller püskürtmeyi ve bunun Dünya üzerindeki mümkün neticelerini değerlendirmeyi kapsıyor. Bu usulle, hava vasıtalarıyla atmosferin stratosfer tabakasına muhtelif gaz ve partiküllerden oluşan ince bir sis dağılabilir. Bazı bilim insanları bu sayede Güneş ışığının bir kısmının uzaya geri yansıyacağına ve seyyarenin soğuyacağına inanıyor. Öte yandan, Bill Gates ve Jeff Bezos gibi milyarderlerin, küresel ısınmanın tesirini eksiltmek veya geciktirmek için Güneş’i karartmakla ilgilendiği ve projeye para aktardığı belirtiliyor. Söz mevzusu fikir ilk defa 1989’da Harvard Üniversitesi’nde vazife alan Prof. David Keith tarafından araştırılmıştı. O zamandan beri zaman zaman dile getirilse de bir hayli uzman bu fikre kuşkuyla yanaşıyor. 
Hakikatine bakacak olursak, tahlilcilerin Güneş ışığını kısmak istemesindeki emeli küresel ısınmayı tamamen önlemek değil, en azından sabit durmasını sağlamak. Küresel abuhava farklılığı ile beraber, çok rakamda tropikal fırtına ve orman yangınları alana geldi. Üstelik Kaliforniya yangınları bir hayliyi de 2020 senesinde yaşandı. Bu da riskin ne kadar büyük olduğunu bir defa daha gösteriyor. Bilim insanlarının, Güneş ışığını kısma fikri şimdilik bize azıcık eksantrik gelse de bunun iyi bir fikir olup olmadığını zaman gösterecek.